Evreni Genişleten Nedir?
Astronomi deneylerinin, yakın bir gelecekte, Albert Einstein tarafından yaklaşık yüzyıl önce geliştirilmiş olan bir ideayı test edebileceği artık görülmeye başlandı.
Gökbilim...
Boğaziçi Üniversitesi - Yazar / Editör
Astronomi deneylerinin, yakın bir gelecekte, Albert Einstein tarafından yaklaşık yüzyıl önce geliştirilmiş olan bir ideayı test edebileceği artık görülmeye başlandı.
Gökbilim araştırmalarında kullanılan en ileri teknoloji ile yürütülecek olan testlerle evrenin hızlanarak genişlemesinin ardındaki bulmacanın da çözüleceği düşünülüyor.
Uzun yıllardır gökbilimcilerin çözmek için uğraştığı evrenin ivmeli genişlemesinin ardında yatan ittirici kuvvetin keşfine, yeni gerçekleştirilen bir araştırma ile bir adım daha yaklaşıldı. Yeni araştırmada yapılan hesaplamalar, bu genişlemenin sorumlusunun karanlık enerji (Einstein'ın teorisinin gerektirdiği gibi) mi yoksa revize edilmiş bir kütle çekim teorisi mi olduğunu anlamamıza yardımcı olabilir.
Einstein'ın teorisi, kütle çekimini uzay-zamandaki bükülmeler olarak tanımlamaktadır ve Kozmolojik Sabit denen bir matematiksel elementi bünyesinde barındırmaktadır. Einstein, bu teoriyi ilk olarak statik evreni açıklamak üzere sunduysa da evrenimizin genişlemekte olduğu keşfedilince bu matematiksel faktörünü saf dışı bırakmıştı.
Araştırma, yaklaşık yirmi yıl kadar önce tamamlandı ancak bu genleşmenin ivmeli bir süreç olduğu tespit edildi. Öyle ki, bu da Einstein'ın sabitinin karanlık enerjinin genleşmedeki rolünü açıklamada yer edinebileceği anlamına geliyordu.
Karanlık enerji olmadan ivmelenerek genişleme, evrenin en uzak mesafeleri arasında Einstein'ın kütle çekim teorisinin de çökmesi anlamına gelecekti. University of Edinburgh'dan bilim insanları, tüm bu bulmacanın kütle çekim dalgalarının (uzay-zaman bükümlerinin) evren boyunca dağılımı içerisinde kütle çekiminin hızının belirlenmesiyle çözülebileceğini keşfetti.
Araştırmacıların hesaplarına göre, kütle çekim dalgaları ışık hızıyla yolculuk yapıyorsa bu durum yeni kütle çekim teorilerinin geçerli olduğunu gösterecekti. Karanlık enerjisiz bu alternatife karşı, eğer kütle çekim dalgalarının hızı ışık hızından farklı ise Einstein’ın teorisi de revize edilmek zorunda kalacaktı.
Amerika’da bulunan LIGO (Laser Interferometer Gravitational-Wave Observatory) ile gerçekleştirilebilecek olan araştırma bu yıl için planlandı. Öyle ki, Einstein’ın sabitinin 100. yılı kutlamasına kadar bu soruna çözüm bulması umuluyor.
LIGO’nun ikiz dedektörleri 2015 içerisinde kütle çekim dalgalarının keşfini sağlamıştı.
Physics Letters B'de yayımlanan araştırmanın, yeni gözlemsel pencereler açması ve gökbilim ile fizikteki en temel sorulara da yeni cevaplar geliştirilmesine yardımcı olması bekleniyor.
Makale Referans: Lucas Lombriser, Nelson A. Lima. Challenges to self-acceleration in modified gravity from gravitational waves and large-scale structure. Physics Letters B, 2017; 765: 382 DOI: 10.1016/j.physletb.2016.12.048
Gökbilim araştırmalarında kullanılan en ileri teknoloji ile yürütülecek olan testlerle evrenin hızlanarak genişlemesinin ardındaki bulmacanın da çözüleceği düşünülüyor.
Uzun yıllardır gökbilimcilerin çözmek için uğraştığı evrenin ivmeli genişlemesinin ardında yatan ittirici kuvvetin keşfine, yeni gerçekleştirilen bir araştırma ile bir adım daha yaklaşıldı. Yeni araştırmada yapılan hesaplamalar, bu genişlemenin sorumlusunun karanlık enerji (Einstein'ın teorisinin gerektirdiği gibi) mi yoksa revize edilmiş bir kütle çekim teorisi mi olduğunu anlamamıza yardımcı olabilir.
Einstein'ın teorisi, kütle çekimini uzay-zamandaki bükülmeler olarak tanımlamaktadır ve Kozmolojik Sabit denen bir matematiksel elementi bünyesinde barındırmaktadır. Einstein, bu teoriyi ilk olarak statik evreni açıklamak üzere sunduysa da evrenimizin genişlemekte olduğu keşfedilince bu matematiksel faktörünü saf dışı bırakmıştı.
Araştırma, yaklaşık yirmi yıl kadar önce tamamlandı ancak bu genleşmenin ivmeli bir süreç olduğu tespit edildi. Öyle ki, bu da Einstein'ın sabitinin karanlık enerjinin genleşmedeki rolünü açıklamada yer edinebileceği anlamına geliyordu.
Karanlık enerji olmadan ivmelenerek genişleme, evrenin en uzak mesafeleri arasında Einstein'ın kütle çekim teorisinin de çökmesi anlamına gelecekti. University of Edinburgh'dan bilim insanları, tüm bu bulmacanın kütle çekim dalgalarının (uzay-zaman bükümlerinin) evren boyunca dağılımı içerisinde kütle çekiminin hızının belirlenmesiyle çözülebileceğini keşfetti.
Araştırmacıların hesaplarına göre, kütle çekim dalgaları ışık hızıyla yolculuk yapıyorsa bu durum yeni kütle çekim teorilerinin geçerli olduğunu gösterecekti. Karanlık enerjisiz bu alternatife karşı, eğer kütle çekim dalgalarının hızı ışık hızından farklı ise Einstein’ın teorisi de revize edilmek zorunda kalacaktı.
Amerika’da bulunan LIGO (Laser Interferometer Gravitational-Wave Observatory) ile gerçekleştirilebilecek olan araştırma bu yıl için planlandı. Öyle ki, Einstein’ın sabitinin 100. yılı kutlamasına kadar bu soruna çözüm bulması umuluyor.
LIGO’nun ikiz dedektörleri 2015 içerisinde kütle çekim dalgalarının keşfini sağlamıştı.
Physics Letters B'de yayımlanan araştırmanın, yeni gözlemsel pencereler açması ve gökbilim ile fizikteki en temel sorulara da yeni cevaplar geliştirilmesine yardımcı olması bekleniyor.
Makale Referans: Lucas Lombriser, Nelson A. Lima. Challenges to self-acceleration in modified gravity from gravitational waves and large-scale structure. Physics Letters B, 2017; 765: 382 DOI: 10.1016/j.physletb.2016.12.048
Bu içerik BilimFili.com yazarı tarafından oluşturulmuştur. BilimFili.com`un belirtmiş olduğu "Kullanım İzinleri"ne bağlı kalmak kaydıyla kullanabilirsiniz.
Kaynak ve İleri Okuma
Etiket
Projelerimizde bize destek olmak ister misiniz?
Dilediğiniz miktarda aylık veya tek seferlik bağış yapabilirsiniz.
Destek Ol
Yorum Yap (0)
Bunlar da İlginizi Çekebilir
15 Haziran 2015
Fiziğin Çözülmemiş 9 Büyük Gizemi
26 Ocak 2016
Gökada Kümelerinin Oluşumunda Tek Etken Kütle Değil
23 Aralık 2015
Evrenin Yaşı
06 Nisan 2017
Karanlık Enerji Bir İllüzyon mu?
08 Mart 2016
Evrenin Genişlemesi Simüle Edildi
31 Temmuz 2017
Karanlık Enerjinin Doğası
28 Ekim 2016
Hayır, Evren Hızlanarak Genişlemiyor!
07 Nisan 2017
Karanlık Enerji Parçacığı Var mı?