12. yüzyıl ile 18. yüzyıl arasında Danimarka'da yaşayan biri olduğunuzu düşünün.  Her şey yolunda gidiyor, ta ki birisi kafanıza baltayla vurana kadar. Şans bu ki, ölmüyorsunuz, yaşıyorsunuz hatta kafatasınız iyileşiyor. Tarlaya gitmeye devam ediyorsunuz ve her şey yoluna girecek gibi görünüyor. Henüz tamamen bilincinizi ve kuvvetinizi kaybetmediniz.

Proceedings of the National Academy of Sciences dergisinde yayımlanan araştırma,  bu dönemde yaşamış Danimarkalı ve kafatası çatlakları olan adamla ilgili. İhtimal hesaplarına göre yaralı olan bu adamın yaralanmamış olanlara göre herhangi bir anda ölüm riski 6.2 kat daha fazla... Sonuçlar kafatasındaki iyileşmiş kraniyel çatlakların analizine dayanıyor ve kemikler ülkenin üç ayrı yerindeki eski mezarlıklardan toplandı.

İlginç olan o dönemin ne kadar vahşi bir kültürle yaşadığını gösteren bir yüzde : erkek iskeletlerin yüzde 8.9 unda bu kafatası yaraları bulunuyor. Ekip yaranın oluştuğu yani darbenin yapıldığı zaman ile ölüm zamanlarını karşılaştırdı ve ani bir beyin travması ile hemen mi yoksa takip eden yıllarda mı öldükleri hesaplanarak  test edildi.

Bugünlerde , kafa travmasının ölüm riskini 2 ila 4 kat artırdığı biliniyor. 6 kat artış ise; travma hastaları için medikal bakımdaki gelişmeleri, tedavi protokollerindeki ve daha iyi sosyal bakım üniteleri olduğunun bir göstergesi. Maalesef, araştırmacılar örneklerin çoğunda asıl ölüm sebebini tam olarak kestiremiyorlar, bu da yan faktörleri bulmayı imkansızlaştırıyor.