1991 yılında, ışık hızının %99,999,999,999,999,999,999,9951'i ile hareket eden tek bir atom çekirdeği, Dünya'nın atmosferine çarptı ve Utah'ta gökyüzünü boydan boya geçti.
Dünya'nın erken oluşum aşamalarında, oksijen seviyeleri oldukça düşüktü ve şimdilik uzak görünse de gelecekte de tekrar aynı seviyeleri düşmesi oldukça muhtemel.
Yeni bir çalışmada astrobiyologlar, gezegenlerin ne kadar radyasyona maruz kaldıklarını, yıldız patlamaları dolayısıyla ortaya çıkan radyasyonu ötegezegenlerin ne oranda yakaladıkları ile üzerlerinde yaşama izin vermesi arasındaki bağıntıyı inceledi.
Plüton'un oluşumunda var olan madde kompozisyonu, sıvı okyanusların oluşması için yeterli ısıyı üretebilmiş olabilir. Görselde ok ile gösterilen yarıkların, donan sıvı okyanusların izleri olduğu tahmin ediliyor.
University of British Columbia gökbilimcilerinin yeni hesaplarına göre, Samanyolu galaksimizdeki yaklaşık her beş Güneş-benzeri yıldız sisteminde, bir adet Dünya benzeri gezegen mevcut.
Evrende yalnız olup olmadığımız, olmadığımıza dair kanıtları gördükçe de olası akıllı canlıların bizden daha ileri olup olmadığı sürekli insanlığın aklını kurcalayan ve sormaya devam ettiği sorulardan biridir.
25 Ağustos 1989 tarihinde, NASA'nın Voyager-2 (Seyyah-2) uzay aracı, Neptün'e yakın bir uçuş gerçekleştirerek, güneş sisteminin sekizinci gezegeninin ilk kez olarak yakından çek...
Bağış Yap, Destek Ol!
Projelerimizde bize destek olmak istersen
Patreon üzerinden aylık veya tek seferlik
bağışta bulunabilirsin.