Münih'teki Ludwig-Maximilians-Universitaet (LMU) ve Bavyera Devlet Zooloji Koleksiyonu (Bavarian State Collection of Zoology) araştırmacıları Madagaskar adası içerisinde yaşayan ve endemik olan beş yeni kurbağa türü keşfetti. Ada genelinde yaşayan bu yeni keşfedilmiş hayvanların en büyüğü başparmağımızın üzerinde duracak kadar ve en küçüğü de bir pirinç tanesinden biraz daha irice.

Madagaskar adası tek başına 350'den fazla kurbağa türününe ev sahipliği yapıyor. Tanısı koyulmuş ve farklı olduğu tespit edilmiş yeni tür sayısı ise her geçen yıl artmaya devam ediyor. Araştırmalara göre de, yakın zamanda keşfedilen türlerin oldukça küçük vücut boyutlarına sahip olduğu görülüyor.

Münih LMU'dan doktora öğrencisi Mark D. Scherz ve yine Münih'te bulunan Bavyera Devlet Zooloji Koleksiyonu Herpetoloji Bölümü başkanı Dr. Frank Glaw işbirliği yaptıkları Technical University of Braunschweig ve University of Antananarivo araştırmacıları ile birlikte beş yeni minik kurbağa türünü tespit ettiklerini PLOS ONE'da yayımladıkları makaleleri ile duyurdular.

'Dar ağızlı' kurbağalar olarak bilinen kurbağa grubuna üye olan beş yeni tür, Antarktika ve Avrupa dışında her kıtada yaşayan oldukça geniş çeşitliliğe sahip kurbağa ailesi içinde gruplandırıldı ve soyağaçları içinde yerlerini aldı.

Birçok dar ağızlı kurbağa türü küçük veya makul büyüklükte iken büüyk bir çoğunluğu oldukça mini vücutlara sahip türlerdir. Hatta bu grubun üyelerinden birisi dünyanın en küçük kurbağası olma rekorunu elinde tutuyor: Paedophryne amauensis. Papua Yeni Gineli bu türün yetişkinleri yalnızca 7.7 milimetre boya ulaşabiliyor.

Tür özellikleri böyle iken evrimsel zooloji açısından bu konu şöyle bir önem arz ediyor: minik türlerin bu şekildeki minyatürizasyonu belirli bir bölgede birçok defa farklı türler için birbirinden bağımsız evrimsel süreçler olarak seyretmiş.

Yeni türlerin üç tanesi bilim için oldukça yeni bir gruba ait. Bilim insanları da mevcut araştırma dahilinde bu gruba resmi olarak Mini adını verdi. Diğer iki tür ise -Rhombophryne proportionalis ve Anodonthyla eximia- yine 11-12 milimetre uzunluğunda ve bilinen en yakın akrabalarına göre hatırı sayılır derecede küçük türler olarak kaydedildi.

Araştırmacılardan çalışmanın başyazarı Mark D. Scherz 'e göre kurbağalar bu kadar küçük vücut proporsiyonlarına evrildiğinde neredeyse hepsi birbirine aynı görünebilir. Bu bir tespit zorluğu yaratsa da genetik bilimi teknolojisi ve moleküler biyoloji ile türlerin özgünlüğü kolayca saptanabiliyor.

Yeni bir cins ismi olarak kayıtlara geçen Mini cinsinin üyesi üç türden ikisi olan Mini mum ve Mini scule türlerinin yetişkinleri 8-11 milimetre uzunluğa sahipken üçüncü ve en büyük tür olan Mini miniature yalnızca 15 milimetre uzunluğa ulaşabiliyor.