Post Author Avatar
Gürkan Akçay
Boğaziçi Üniversitesi - Yazar / Editör

Herhangi bir arama motoruna, "evrim" yazıp arattığınızda karşınıza çıkacak görsellerin ezici bir çoğunluğunun, şempanzeden homininlere ve modern insana doğru iki ayak üzerine doğrulmayı gösteren çizim veya gösterimlerden oluştuğunu görürsünüz.

Bu gösterim yalnızca internet ortamıyla da sınırlı kalmıyor; müzelere ve ders kitaplarına kadar evrimin ilkel olandan gelişmiş olana doğru düz bir ilerleme biçiminde olduğunu gösteren sembol ve anlatılarla karşılaşıyoruz. Konunun mizahi yanıyla hep birlikte eğlensek de, bu popüler gösterimlerin evrim teorisinin yanlış kavranmasına neden olduğunu söylemeliyiz. Evrim, önceden belirli, ilkelden gelişmişe doğru, düz bir çizgiyi takip etmez. Aksi gösterimler --mizahi amaçlı bile olsa-- ise ne yazık ki toplumda bilimsel bir teoriye yönelik kavram yanılgıları oluşturuyor. 

Mükemmelliğe Uzanan Bir Merdiven

Esasında bu yanlış kavrayış, Charles Darwin'in doğal seçilim yoluyla bilimsel evrim teorisini yayımladığı 1859 yılından önce ortaya çıkmıştır.

Darwin'in evrim teorisini yayımladığı tarihe kadar, Dünya'da "mükemmelliğe ilerleyiş" şeklinde yaygın bir geleneksel görüş hakimdi. Bu kavrayış, felsefede Latince "scala naturae" olarak adlandırılan "büyük varoluş zinciri" fikrinin bir çıkarımıydı. Buna göre, canlı ve cansız yeryüzündeki tüm varlıklar, en üstte insanların bulunduğu, mantarlardan ıstakozlara, tavşanlara kadar sürekli bir üst basamağa geçilen bir mükemmellik ölçeğine göre organize edilirdi. 

Didacus Valades'in 1579 tarihli "scala naturae" çizimi.
Görsel Kaynak: Wikipedia

Fikir babasının Antik Yunan filozofları Plato ve Aristo'nun olduğu bu görüş, üç temel hata içeriyordu. Birincisi, "scala naturae"; doğanın hiyerarşik bir düzene sahip olduğunu ileri sürüyordu. İkincisi, iki düzenleme kriteri öngörülmekteydi: Her şey basitten mükemmelliğe ve ilkelden moderne doğru bir ilerleme işletiliyordu. Üçüncüsü ise, bu hiyerarşik seviyeler arasında hiçbir ara aşama bulunmadığı varsayılıyordu. Her seviye benzer karmaşıklığa sahip su geçirmez bir bölmedir ve aynı basamaktaki bir kaya midyesi ile bir mercan kayalığı eşit derecede karmaşıktır. İki basamak arasında hiçbir şey bulunmuyordu. 

1960'larda bir Roma Katolik tarikatı olan Jesuit üyesi filozoflarından Pierre Teilhard de Chardin tarafından scala naturae'nin bir çeşidi oldukça popüler hale geldi. Chardin'e göre, yaşam biraz dallı biçimde olsa da, evrimde bir yön vardır ve daha fazla bilişsel karmaşıklığa doğru bir ilerleme, nihayetinde de Tanrı ile özdeşleşme vardır.

Her Yönde Aşamalı Değişim

En azından Darwin'den itibaren, bilim insanlarının dünya görüşü, cansız moleküllerden yaşama, daha önceki organizmalardan farklı bitki ve hayvanlara vb. geçişler yoluyla organize edildiği şeklindeydi. Dünyadaki tüm yaşam ve bugün bildiğimiz organizmaların çeşitliliğini artıran şey, kademeli dönüşümlerin ürünüdür. Bilim insanları için iki geçiş özellikle önemlidir. Bunlardan ilki; yaşamın kökeni olan cansızdan canlıya geçiştir. Diğeri ise maymunlarla ortak bir atadan insan görünümüne geçiştir. 

İnsan türünün ortaya çıkışını temsil etmenin en popüler yolu doğrusal ve ilerlemecidir. Muhtemelen bu temsili kullanan görüntüler, logolar, siyasi ve sosyal propagandalar görmüşsünüzdür.

Fakat bunlardan hiçbirisi, Darwin'in evrim teorisinin dinamiklerini yansıtmıyor. “Türlerin Kökeni Üzerine” kitabında yer alan görsellerde, türlerin kökeni için bir metafor olarak kullandığı ve kendi çizimi olan bir ağaç diyagramıdır. Aslında bu çizimiyle Darwin, bir yönüyle de; mutlak bir zaman ölçeğinin yokluğundan, bir neslin uzunluğuna bağlı olarak organizmadan organizmaya değişen zaman ölçeklerinde kademeli değişimin meydana geldiğine vurgu yapmıştır. 

Charles Darwin'in "Türlerin Dönüşümüne İlişkin İlk Defterinden (1837)"
evrim ağacı eskizinin ilk diyagramı. Görsel Kaynak: Wikpedia

Darwin'e göre, mevcut tüm organizmalar, eşit biçimde evrimleşmiş ve hâlâ doğal seçilim sürecine maruz kalmaktadır. Yani, örneğin bir deniz yıldızı ve bir insan, kendi özel inşa planlarının evriminde; dalın en uç kısmındadır ve yaklaşık 580 milyon yıl öncesinde yaşamış ortak bir atadan evrimleşmişlerdir. Darwin'e göre, evrimde özel bir yön yoktur; kademeli bir değişim ve çeşitlenme vardır. Ve günümüzde evrim hâlâ devam ettiği için, mevcut tüm organizmalar aslında türlerinin en gelişmiş olanlarıdır.

BilimFili Store 

Dayanıklı Bir Yanlış Kavrayış

Neredeyse 2000 yıldır varlığını koruyan, "scala naturae" görüşü Darwin'in zamanında da popülerdi. Hatta bir karikatürle beklenmedik bir biçimde güçlendirilmiş dahi olabilir. İllüstratör Edward Linley Sambourne’un, Punch’un 1882 yılı için çıkardığı almanak dergisinde yayınladığı son derece popüler evrim karikatürü “Man Is But a Worm”, Darwin’in zihninde hiçbir zaman bağlantılı olmayan iki kavramı birleştirdi: Aşamalılık ve Doğrusallık.

Yüzyıllar boyunca “büyük bir varlık zincirine" odaklanmış dini inanç, göz önüne alındığında, doğrusallık esasında fikri kolay bir satıştı. Bu kavramın ikonik versiyonu, elbette, varsayılan bir maymun-insan “ilerlemesinin” tasviridir. Bu tasvirlerin bazıları esprili bir içeriğe sahip olsa da; çoğu evrim teorisiyle "maymun-insan teorisi" şeklinde alay etmek için çeşitli biçimlerde kullanılmıştır. 

Punch’un 1882 yılı için çıkardığı almanakta yayınlanan
Darwin'in evrim teorisi için "Man Is But A Worm" isimli karikatürü.
Çizim: Edward Linley Sambourne

Evrimin doğrusal bir tasviri, bilinçli ya da bilinçsiz, "akıllı tasarım" gibi yaşamın bir yaratıcıya sahip olduğu fikri gibi yanlış bir kabulü destekleyerek, evrim teorisi hakkındaki yanlış kavrayışların yayılmasına olanak tanır. Tarihçiler, özellikle de böylesi bir karikatürün; Darwin'in teorisine yönelik yanlış kavrayışlar oluşturmada ne denli etkili olduğu üzerine çalışma dahi yürütebilirler. Bununla birlikte, bu karikatür ve çizimlerin bu denli yayılması; bilim yazarları ve fen bilimleri eğitimcilerinin yaşamın çeşitliliğini açıklayan kademeli dallanma süreçlerini öğretirken sürekli karşı karşıya kaldıkları temel bir yanlış kavrayışa neden olmaktadır. 

Tişörtlerde, etiketlerde, kitaplarda adım adım olan bu yanlış görselleri kullanmak yerine, evrim hakkında daha nüanslı ve doğru bir gösterimi oluşturmak için dallanma diyagramlarının kullanılması; toplumun bilim bilgisi için de daha iyi bir girişim olacaktır.
Böylelikle, Sambourne tablosunun aksine; evrimin, canlı popülasyonlarının sürekli dallanma ve ıraksama üreten bir süreç olduğu bilgisi yanlış kavrayışların da azalmasına neden olacaktır.
Kaynak ve İleri Okuma
Etiket

Projelerimizde bize destek olmak ister misiniz?

Dilediğiniz miktarda aylık veya tek seferlik bağış yapabilirsiniz.

Destek Ol

Yorum Yap (0)

Bunlar da İlginizi Çekebilir