Australian National University (ANU) araştırmacıları yeni bir araştırma ile birleşik his veya duyum ikiliği olarak bilinen sinestezi için yeni bir açıklama ortaya attı. Sinestezi örnekleri olarak , renkleri duymak, sesleri görmek gibi hisler arası geçişlerin olduğu fenomenler biliniyor.

Aynı üniversitede Psikoloji bölümünden araştırmanın lideri Dr. Stephanie Goodhew, birbirine bağlı mental süreçler arasında normalden daha güçlü bir ilişkinin sinesteziye yol açtığını söyledi.

Sinestezi sahibi insanlar için doktor ve hemşire kelimeleri, sinestezik olmayan insanlarınkinden çok daha ilişkiliyken; doktor ve masa kelimeleri çok daha alakasız.

Her 100 insandan birinde olduğu düşünülen sinestezinin daha iyi anlaşılması için bu araştırma bir mihenk taşı niteliğinde.. Sinestezi olan beyinlerde, farklı beyin bölgeleri arasında normalden daha güçlü bağlar olduğu, özellikle de beynin dil ve renk ile ilgili bölümlerinde bu bağlantıların daha güçlü olduğu tespit edildi. Bu bağlantılar bir tetik etkisi yapıyor ve bir noktada ulaşan uyarı diğer bölgeyi de eş zamanlı olarak uyarıyor.

Şekilleri işitmek gibi bir durumda, üçgen şekli bir ses veya rengin deneyimlendiği bir anı hatırlatabilir veya bir ses, özel bir tadın hatırlatıcısı olabilir.

Araştırma dahilinde kaydedilen vakaların birinde kokuların belli bir şekli olduğunu söyleyen bir insan; temiz hava kokusunun dikdörtgen olduğunu, kahvenin bulut olduğunu ve insanların daire veya kare koktuğunu iddia etti.

Araştırma insanların sinestezi sahibi insanların yalnızca kelimeler arasında bir anlamsal bağ kurup kurmadığını ölçmek üzere tasarlandı. Bulgulara göre ise durum tam da bu, yani sinestezi duyular arasında ciddi güce sahip bağlantılar olması durumundan çok kelimelerin anlamsal olarak ifade ettiği konseptlerin bağdaştırılmasından ileri geliyor.

 

---

Referans : Stephanie C. Goodhew, Melissa R. Freire, Mark Edwards. Enhanced semantic priming in synesthetes independent of sensory binding. Consciousness and Cognition, 2015; 33: 443 DOI: 10.1016/j.concog.2015.02.019

---